Kategori arşivi: gez-gör

Üsküdar’a gider iken….aldı da bir gülme..

.Ramazan yaklaştı,geldi,aman sıcak,aman uzun..aman aman …ne oldu bitti ,gitti işte…Allah bir daha görmemizi nasip etsin,bizden razı olarak ayrılır inşaallah.

Ramazan’da rutin tempoda bir akşam küçük bir kaçamak yaşadık Zülfiye ve Sacide ile…Bu ortalama 40 yaş olayını biraz yumuşatalım,kendimizi genç hissedelim diye Sacide’nin kızları Gülru ve Rana da eklendi kaçamağa….

Fikir benden çıktı.Gökhan oğlanlarda dışarıda arkadaşlarıyla iftar yapacaktı,bende hemen ışık yandı,kızları aradım.”yarın İftardan sonra Üsküdar’a Kanaat Lokantasına dondurma yemeye gidelim ”dedim,hemen plan yapıldı.Bu arada Gökhan’ın plan iptal oldu ama benimkinin geçerli olduğunu söyleyip ,iftara kayınvalideme gittiler….ohhh gelin sefada…

Yukarıdaki manzara ben evden çıkınca bizim sokaktan çektim.Bol boğazlı,denizli bir gün geçecekmiş belli ki.. Okumaya devam et

Kırklareli-Alpullu…

.Benim bahçeyle ilgili bir forum sitesine üyeliğimi bilenler biliyor.2008den beri orada çok güzel dostluklar kurdum,Türkiye’nin her yerinden arkadaşlarım oldu.Hani bazen diyorlar ya,bu bilgisayar çok kötü bir şey,eee niye bize kötü bir şey yapmıyor,çünkü kullanma amacımız tamamen organik:))

Ara ara forum toplantılarımız oluyor,bazen büyük botanik bahçelerinde geziyoruz,bazen büyük piknik alanlarında piknikler yapıp,hem bilgi paylaşımı,hem bitki paylaşımı yapıyoruz.Bazen de geçen hafta olduğu gibi evlerinin bahçelerini bizlere açan değerli üyelerle tanışıyoruz. Okumaya devam et

Şenpazar,Valla Kanyonu

...Bu yazda Cide’ydik tabi.Geçte olsa resimleri sizlere göstermek istiyorum.5 yıl evvel yine Valla kanyonuna gitmiştik,akşamın yedisinde ,Kerem daha 2-3 yaşlarında,telefon çekmez,dönüş saatinde yollar zifiri karanlık….

Bu yıl bilinçli bir gezi yapmak istedik kanyona.hem Elifsu’da görsün oraları dedik.Bu arada Elifsu kuzenim oluyor,daha çok kızım yaşında,bizim oğlanlarla arkadaş.Neyse konuyu saptırmayayım.Yola çıktık,gözümüzü doğanın güzelliğinden alamadık tabi..Yol boyu bir çok yerde durduk,su içtik,resim çektik.Elifsu kendine profesyonel fotoğraf makinası almış.Benim makinanın yüzüne bakan olmadı tabi.Ben yinede emektarımın hakkı yemeyeyim.Tatil dönüşü ne de olsa baş başa kalacağız....

.Resimleri güzelce sıralayamadım,araya bu resimde karışmış.Bu resimdeki hanımın üzerindeki Şenpazar,Pınarbaşı civarlarında giyilen yöresel giysilerdir.Çok teferruatlı bir giysi topluluğu ama hemen her adım başı bu giysileri giyen kadınlara rastlamanıyor....Kanyona inilen Valla Köyü’ne girişte bir çiftle karşılaştık,onlar da kanyon için gelmişler ama pek cesaret edememişler,konuşup ettik,yola birlikte koyulduk.Tabi yolumuzu kaybetmemek için köyden klavuzumuz da vardı.Yol boyu önceki gelişimizi anlattık arkadaşlara.Şöyle tırmandık,böyle tırmandık,anlattık durduk.Bir de ne görelim ,koca bir merdiven yapmışlar,tıpış tıpış çıkılıyor.Bütün maceracı ruh  yerle bir oldu.Çarçabuk çıktık zirveye.Koca bir teras yapmışlar,gerçi güzel olmuş,çoluk çocuk rahat rahat seyir yapabiliyorsun.

...

..

.

..

.....Bedo ile Keko çok sevdiler dağı bayırı.

..Köyden klavuzumuz var demiştim.İşte klavuzumuz Sultan.Ve küçük kızı Aleyna.Yol boyu anlattığı hikayesini dinledik.Onun bize verdiği mesajlar oldu,bizim de ona önerdiğimiz nasihatlar ve temenniler oldu.”’inşallah bir daha ki gelişimizde burada olmazsın Sultan”….o anladı ne demek istediğimizi.Yolculuk,manzara,sohbet,muhabbet…güzeldi işte..Görmelisiniz diyorum.

Cide’nin dağından,bayırından..

Cide’ye varır varmaz ilk gittiğimiz yer muhakkak Beyköyü olur.Orada çok sevdiğimiz ve bizide çok sevdiklerini düşündüğümüz insanlar vardır.İlk onları görürüz yani.Bu güzel köpekcik de Ceylan.Oda yıllardır bize alıştı,hiç hırlamaz.Aşağıdaki bank burada oturmayı en sevdiğim yerdir.Zaten sadece ilk gün güneş görebildik ve iyiki gidip oturmuşuz orada,sonraki günler yağmurdan gözümüzü açamadık.Baştaki Fethiye teyze (Fethiye kız),yanındaki de Şeküre teyze.Ah ah bu kadınların espirilerini bir duysanız,Cem Yılmaz’ı unutursunuz.Onlarla oturupta gülmekten karnına ağrılar girmeyecek yoktur herhalde.Şimdi bu Fethiye kız ne mi yapıyor?Ben bildiğiniz gibi ota böceğe ilgiliyimdir.Her türlü ota hayranlıkla bakınca şaşırdı bizim kız.Hele bir tane anemon cinsi bir bitki vardı,ben onu yere göğe sığdıramayınca,onun tomurcuklarından koparıp,bu şekilde gözlerine taktı.Çocukken böyle takıp,düğüne giderdik dedi.Tabi her zamanki gibi benimle dalga geçmiş olabilir.Köyde yollar hep bu halde.Ne güzel gözüküyor,aslında yağmurda daha da güzeldir halleri ama biz kibarcık şehirliler çıkamadık yağmurda.Köye çeşme yaptırmışlar.Ya bu manzaraya ne demeli,her adım başı bu mor çiçekten….delirdim resmen.Oralarda uzanıp yatmalıydık aslında...Mehmet amca ,kestane balı üreticisi,daha önceki yazılarımda vardı…Hazırlık yapıyor.Biliyorsunuz bu tatilimizde çocuklar yoktu.Bunlar da onları hatırlamak için ağlaya ağlaya yediklerimiz:)Bu evi hayalimizde tamir edip,hayata geçirdik.Özellikle bahçesini.Bizi apartman dairesi hâlâ açmıyor Cide’de...Bu yıl kışın uzun sürmesinden midir bilmem,daha önce bu dereleri hiç akarken görmemiştim..Yukarıdaki evi saran mor salkım çiçeği zamanı geçtikten sonra aynı  şekilde acem borusu sarmaşığı sarıyor evi.Yazın gittiğimizde de o halini çekeceğim sizin için.Ne güzel düşünmüş sahipleri,ev her zaman çiçeklerle bezenmiş yani.3 gün boyunca yağmur hiç dinmedi.Dönüşte çantalarımızı arabaya zor attık.Sis -yağmur…Bu kekleri de Şeküre teyze yapmış .Yolda iyi geldi.Yanındaki Altınbaşak bisküviye de dikkat çekerim yani.Tatil bitti,diyete devam mesajı veriyorum yani.

Gideros’lu Kâzım…

.Yaklaşık 5-6 yıldır her mayıs ayında Gökhan’ın anneannesini köye götürüyoruz.Genelde 19 mayıs tatilinden yararlanıyoruz.Anneannemiz iyice yaşlandı,bu sene köye gelmedi.Ama biz her mayıs Cide havasına alıştık bir kere..

Bu sene malum havaların soğuk gitmesi…Cide ‘de de aynıydı.Ama olsun,bizim için bir kafa dinleme oldu.Annemle babam çocukların başında kaldılar,bizde gönül rahatlığı ile yola çıktık.

Yıllardır aynı balıkçıda yeriz balığı.Daha önce Gideros koyunda yerleri vardı,sonra bir şeyler olmuş,orası kapanmış,onlarda Cide’de limana gelip aynı işi teknede yapmaya başlamışlar.Bizim için iyi oldu,Gideros’a ancak bir kez gidiyorduk,ama buraya resmen her gün geldik.Eeee hava da soğuk,orada soba gür gür yanıyor,önünde sedir,kakara,kikiri çok güzel hareketlerdi yani…

Burayla ilgili başka resimler görmek isterseniz diğer blogumun gezi bölümüne bakabilirsiniz.(www.elmalikurabiye.blogspot.com) ...Ailecek  işletiyorlar burayı.Resimde gördüğünüz Gideros’lu Kâzım abinin gelini Beda.İsminde yanlışlık yok,ismi Beda.Çok iyi arkadaş olacağımıza inanıyorum.Her zaman güler yüzü ile bizi karşıladı.….Yukarıdaki bir diğer güler yüzlü de Belgincim.3 gün ”Nuray ablacım,hep çiçekleri çektin,aşkolsun bir beni çekmedin ”dedi.Belgin benden günah gitti,nişanlın kızmasın sonra….

Belgin nişanlıymış,2 temmuzda düğünü varmış,biz de temmuzda gideceğiz ama bakalım tarih olarak yetişecekmiyiz düğüne.Ben şimdiden mutluluklar diliyorum kendisine.Bana salata konusunda epey torpilli davrandı,hatta arada kulağıma eğilip ”kek var,ister misin?” diye bile sordu.

3 gün üste balık..bir barbunya,bir hamsi,bir barbunya-hamsi…üst üste  her gün yenir mi demeyin,yeniyor.Kâzım abi ve oğlu Nihat’ın resimlerini çekmeyi unutmuşum.Onlar pek gülmüyor ama çok güzel muhabbet ediyorlar,hele Kâzım abi…muhabbeti adam döver gibi olsa da saatlerce dinletiyor.Ben bayıldım,bilmem artık,yolunuz düşerde orada bir balık yemezseniz kaybınız büyük olur ,benden söylemesi..Baksanıza bardakları da balıklı bulmuşlar,çok hoş ya..Resim çekmek için öyle çok malzeme vardı ki etrafımda,bir an oturamadım.Tüm resimleri koymak isterdim,yine de bir çok resmi sizlerle paylaşıyorum,umarım sıkılmadınız.Büyük olanı Cemal,küçüğü Onur.Çekirdekten yetişiyorlar gördüğünüz gibi.Cemal Bartın’da okuyor,tatilde gelmiş.Maşaallah babasına-dedesine yardımcı oluyor.Küçük desen ,ağ atmaya başlamış bile.Bizimkiler olsa ,ilk dakika kavgaya tutuşur,kayığı ters çevirirlerdi…

Çeşit çeşit balık geliyor tekneye…öyle balık bol değil,daha doğrusu ne çıkarsa bahtına.Ben şunu yerim yok,o gün ne gelmişse  onu yiyeceksin.Ya da bizim gibi telefonunu bırakacaksın eğer ille de hamsi isterim dersen,onlar arayacak ne zaman gelirse…….Bu arada her yer çiçek.Dışarıdaki çiçeklerin toplu halini de çekmeyi unutmuşum.Bir görseniz,sera gibi.Söz verdim Beda’ya .İnşallah şu fidelerim iyice çıksın,her türden ona götüreceğim bir dahaki sefere.Sözün özü;hani şu reklamda denilen gibi

Balık 25 tl

salata 5 tl

muhabbet paha biçilemez….

Bartın’lı Köfteci Kâzım..

Cide gezimiz Kâzımlardan geçilmiyor.Dönüş yolumuzdaki durağımız da Bartın’lı köfteci Kâzım.Burada da her sene yemek yeriz.Çok temiz,rahat bir mekan…..Kâzım bey işbaşında idi biz gittiğimizde.Epey sohbet ettik.Resim çektiğimi görünce ”bilseydim,fesimi takardım”dedi.Bir dahakine de fesli çekeriz resmini artık.Gönlünün zenginliği köftelerin büyüklüğünden belli.Bir salata,bir tabak köfte ve eşinin yaptığı serme denilen ekmekler....….Ekmeklerin arası puf gibi açılıyor,köfte,salata doldur ye..Ekmeklerin başında güzel bir muhabbet açıldı.Yapan hanım arkadaşım da benim gibi şeker hastalığı adayı  imiş.Safi yemekten,içmekten konuştuk,Allah vermiş bu kadar nimeti,gel de yeme..Buranın bir başka güzel yanı da girişteki bahçesi.Her yer çilek ve çiçekle dolu.Kâzım bey onları çocukları gibi seviyor,nasıl gözleri parlayarak çileklerini bize gösteriyor bir görseniz.Maşaallah diyeyim ben de çileklere..Normalde kalabalıktan oturacak yer bulamazdık ama bu sefer  havanın azizliğinden olacak ki bizden başkası yoktu.Muhabbet uzadıkça kalkamaz olduk.Sevgilerimiz yolluyoruz,iki aya kalmaz uğrarız yine.

Üsküdar yolcusu kalmasın..

Vapurda güzel frezyamı seyrettim denize karşı.dönüş yolu......….Kız kulesi her defasında insanı nasıl heyecenlandırıyor.Canım Üsküdar’ımda geçen günlerimi hatırlıyrorum ona baktıkça.25 yaşıma kadar çıkmadığım semtimi hatırlıyorum.Gençliğim,güzelliğim dermişim…..Bitmedi gitti şu Marmaray çalışmaları.Üsküdarın o güzel görüntüsünü şimdilik vinçler,iş makineleri almış...Öyle fazla vakit harcamamışım değil mi?Ne bereketli gün.İskeledeki saat şahit.Son durak,iskeledeki çiçekçiler..insan gözlerini alamıyor.Orada çingene olasım geldi.

dönüş yolu..

........Ah ah bu gevrek simidi kim yemez.Kimse hayır diyemez Eminönü simidine.Ama malesef ben tadına bakamadan döndüm.Malûm diyet listesi.Ben görmeyeli vapura binmek için jeton almakta değişmiş.Gişe filan yok,böyle alıyorsun jetonu.Şaştım…

Artık eve dönme zamanı..

Şarkhan..

Eminönü’ne giderseniz,mutlaka Şarkhan’ı bulun.Mutlaka size göre bir şeyler vardır.Neler var,neler.5-10 derken tüm paranızı harcayabilirsiniz,benden söylemesi.............................................gez,gez bitmedi.

devam..

Bu mağazayı her gidişimde gezerim.Çok güzel bahçe süsleri vardır.....Şu güzelliğe bir bakarmısınız.Geniş bir balkonda süper olurdu.Yalnız fiatı biraz uçuk.225 lira.